18 Şubat 2023 Cumartesi

Krizin doğurduğu fırsat





Bugün biraz da hiçbir şey olmamış gibi kalktım. Ülkeyi etkisi altına alan depremin üzerinden geçen günler gittikçe acısını bizlerde azaltmaya başladı. Tepkisel olarak olaylara gösterdiğimiz reaksiyonlar insancıldı. Bir ara üzerimizi saran kara bulutun hiç geçmeyeceğini düşündüm. Gerçi afetin içinde bulunanlar için bir ömür geçmeyeceği kesin ama bizler yani olayın dışında kalanlar bir şükürle bulutlardan kurtulacak.


Depremlere gebe ülke olmamıza rağmen sanki doğal afetin karşısında hiçbir tedbirin ve önlemin etkili olmayacağına inandırılarak yaşamaya devam ediyoruz. Uzmanların söylemleri ilk bir ay herkesin kafasına ilmek ilmek işlenir sonra absürt bir haberler dizisi sahneye sürüldü mü her şey eski haline gelerek insanlık için utanç verici halimize hızla dönüyoruz; kin güderek, nefret ederek, hasım kesilerek!


Müreffeh bir toplum olma yolunda sadece afet dönemlerinde inanılmaz birliğe sahip oluyoruz. Kısa süreli olsa da herkes dayanışma örneği göstererek insanlığımızı tekrar fethediyoruz. Vadesi kısa olan bu eylemin kalıcı hale gelmesi için doğal afet mi yaşamamız gerekiyor? 

İnsani yaşama ulaşmamız için birbirimize ihtiyacımız varken ne hikmetse politika figürleri sahneye çıkarak çarkı tersine çevirmeye başlıyor ve inanıyoruz; hem de körü körüne...

Farkına varmadınız mı ne zaman müthiş bir kenetlenme haline girsek hemen ayrıştırmaya giriyorlar.

Yurdumuzu etkisi altına alarak 13 milyon insanın yaşamında kalıcı hasarlar bırakan bu vahim olayın neticesinde güçlü bir birliktelik göstererek hasarları bir nebze gidermeye çalıştık. Sonra takım elbiseli figürler aramıza karışarak bir taraf seçmemiz gerektiğini söylüyorlar.


Huzurun terk ettiği, adaletin hapsedildiği, güçlünün el üstünde tutulup, haksızın hürmet gördüğü coğrafyalar genelde biat kültürüyle yönetilendir. 


Biz de bu kültürün bir parçasıyız. Hatta bu pastanın en büyük payı yurdumuza ait diyebilirim. 

İnsanların tepkilerini gidermek için bir olay sunarak gazı alınır ve akabinde de şov yapılarak '' tek çarenin kendileri '' olduğu imajını insanlara lanse ederler. Oysa sahnede gerçekleşen tüm olaylar '' çareyi kendilerinde görenlerin '' senaryosudur. 


Üzücü olan şey de '' 84 milyonun '' yaşananlara üzülmediğidir. Milyonlarca insan ellerini ovuşturarak krizi fırsata çevirmişlerdir ve halen çevirmeyi sürdürmektelerdir.





Etiketler:

2 Yorum:

saat: 19 Şubat 2023 10:28 , Blogger duygu özkan dedi ki...

Her kafadan ayrı ses çıkıyor maalesef. Artık haberleri ve sosyal medyayı da pek takip etmek istemiyorum. Kitap okumaya, bir şeyler yazmaya geri döndüm. Boş durdukça daha sinir oluyor insan.

 
saat: 25 Şubat 2023 20:23 , Blogger Recep Altun dedi ki...

Merhabalar.
Covid süreci, arkasından ekonomik krizler, ardından da deprem derken, üst üste yaşadığımız bu felaketleri bir fırsat bilip, çıkarları için değerlendirenler de elbette olacaktır.

Allah insana hayatını anlamlı kılabilecek bir vicdan vermiştir. İşte vicdan sahibi insanlar da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğ oranda onurlu ve değerlidir. Tüm bu yaşadığımız sıkıntıları bir fırsata dönüştürerek vicdanı körelmiş insanlardan ne bekleyebiliriz ki? Yazıklar olsun bu fırsatçılara ve bu fırsatlar karşısında vicdanını yitirmiş onursuz insanlara...
Selam ve saygılarımla.

 

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa