Zihnimin sakinlerini dinliyorum

Bizim kaybettiklerimizin pek bir önemi olmadığı gibi kazandıklarımızın pekala önemi yoktur. Şöyle ki yaşama geldiğimiz dünyayı bizden öncekiler ilerlemesi için sistematik olarak bir düzene tabii tutmuşlardır. Haliyle her gelen nesil sisteme yeni dişliler monte ederek daha kapsamlı ve güçlü bir yapıya doğru ilerletme durumundadırlar. Güçlü bir yapı olması onun istenilen bir şey olduğu anlamını doğurmasın. Hiçbir sistem insanlar tarafından kabul edilmez fakat sistemler yine insanlar tarafından inşa edilir. Aramızda insanlığı Tanrılaştırmaya sürükleyen bir kesim bulunmaktadır. Duygular öncekiler gibi gerçekçi değil. Yaklaşımlar keza öyle. Örnek verecek olursam, insanlar iradelerini çok yüceltirler ve bu da insanın duygularına yön verebilme kabiliyetine eriştiğini sanmasını sağlar ki bu da insanın kendinde Tanrılaştırma olgusuna girişmesini sağlar. İnsan öz sahibinin yaratan olduğunu aklından ve gönlünden çıkartırsa yönünde sapmalar olacaktır. Devamlı kendini yüceltme eğilimden yoks...