Kişisel zenginlik
İnsanın yaşam için anlam arayışına girmesi
kişiye inanılmaz özgürlükler tanıyacaktır. Tersi durumda hareket edenler, olduğu
gibi yaşayanlar hayatın sunacağı zorlayıcı sınavlardan geçemeyeceklerdir.
Mücadeleye çekilmeyen bir hayat, saygınlığı hak etmeyecektir.
Saygınlık yere sağlam basmamızda,
kendimizi beslememizde ve en önemlisi kendimizde kalmayı başarmamızda saklıdır.
İnsan olmanın, mutlu olmanın, neşeli olmanın ve buna benzer bütün oluşlar
kaçışlardan ortaya çıkar. Kalmak önemlidir. Kaldığınız yerde kendinizi bilmeli,
tanımalı ve büyütmelidir.
Olmak istediğiniz her şey mücadelesiz
bir arzudur. Mesela insan olmaktan bahsedebiliriz. Kişi kendinde kalmayı bilmezse
yani kendini tanıyamazsa hududunu aşarak başkalarının alanlarına giriş yapar ve
burada da hazin sonuçlar doğuran hadiselere tanık olarak hayatında kırılmalar
meydana gelir. Bu kırılmalar, gelişim veya erdem olarak hayatında yer almaz,
zira bilirsiniz ki artık kendinde değildir. Her yaşadığı, insanlığından kopan parçalara
yama misali örtmektir. Sınırı bilenler, sınır tanımaz arzulara teslim olmaz. Kendi
dışında kalan birey veya bireyler geriye dönmek istediklerinde o eski sınırları artık kalın duvarlarla çevrilidir. Artık oraya girmek imkansızdır. Öz benlik burada
kaybolmaya başlar ve istekler, arzular peşi sıra eksiklikleri giderme adına bireyi
ablukaya alır. Her gittiği sınır ya da kişiler onu yıpratacaktır. Çünkü
dayanağı olan kendi varlığı yani alanı yoktur. Savunma yapacak konumda değildir
bu da hazin yenilgiler almasına sebep olacaktır. Velhasıl kendinde kalamayan
insan, başkalarında umut ettiği eksikliğini onlarla doldurmaya çalışır fakat burada
eksilen kendisi olur. Yamalar, başkalarının izleridir. Özü ise kendinde
değildir. Ruhsal olarak kendimizde kalmalı, beden olarak her yerde bulunmalıyız. Ruh
sağ oldukça beden mutlu kalır.
Yaşam bizlere devamlı fırsatlar sunar ve sunmaya da devam edecektir. Bizler milyonlarca yılın yaşamında esintiye karışmış toz parçasının zerrelerinde bulunan atomlar olabiliriz. Bizler büyük veya devasa güçlere sahip atomlar değiliz. Bizler zamansal olgunun içinde görev niteliği taşıyan hayatlara sahibiz. Düşünce bakımından inanılmaz sisteme sahip beyinle dünyayı kötülüğe nasıl buluyoruz? Asıl sorun burada. Bizler düşündüğümüz için şah eser bir canlı değiliz. Bizler kayaya çarpan dalgalardan, sahildeki kumlardan, yeni doğan bir serçenin kanatsız derisinden farksızız. İnsanız diye doğanın hakimi değil, doğanın katilleriyiz.
Genlerimizde katilliğin kodları bulunuyor ve bundan kaçışın olmadığını da biliyoruz. Yapılması gereken iradesiz görünen bu kısmımızın üzerine incitmeden dokumalar yapmalıyız. Yama misali değil, öz misali, can misali, yara misali. Başkalarının minnet duygularına bulanmamış bir iz... Bunu yapabilirsek, özümüzü kurtarabilir ve zenginliğimiz doyasıya yaşarız.
Ruhsal dinginlik, sağlıklı bir bedenin inşasıdır. Sağlıklı beden de külçe külçe arzular, gayeler ve hedefler sunar.
Sağlıcakla kalın
Etiketler: deneme, psikofelsefeloji, psikoloji
9 Yorum:
Kendini bilmek, tanımak önemli; yoksa insan bu karmaşa sisteminin içinde nehre kapılmış gibi kaybolup gider. Güzel yazıydı, teşekkürler.
Çok teşekkür ederim :)
İlk cümlenizde Motivasyonu unutun demişsiniz ama bence içerik olarak sizde motive edici cümleler kurmuşsunuz. Öz benliği oluşturma da genetik aile haricinde çevre de aşırı önemli ki bu da bizim seçimlerimizle belirleniyor. Zorlukların üzerine değinmeniz çok iyi olmuş. Bu aralar inanılmaz ihtiyacım olan bir yazı okudum az önce ( bunu yorum yapmak olsun yada yazmak için yazmıyorum gerçekten öyle hissettiğim için yazıyorum) Yazdıklarınızdan özetle anladığım ''çare insanın kendisidir '' oldu. Burada öz benliği de iki şekilde ayırabiliriz aslında Olumlu ve olumsuz olarak... cümlelerimi uzun uzun kurup sizi sıkmak istemem toparlamam gerekirse kendine dönüşü, ve gerçek ben alıgısını, iç gücü kelimelerinizle güzel yansıttığınızı düşünüyorum. Bu güzel yazı için teşekkür ederim.
Olur mu öyle şey dilediğiniz uzunlukta yorum yaparsanız size katılırım. İnce düşünceniz ve yaklaşımınızdan dolayı teşekkür ederim.
heey kelime oyununa katılcam demiştin, yazcan mı yani o beş kelime ile, yoksa ilerde mi katılcan ki :)
Haftasonu tatili yapacaktım ki işe çağırdılar acil olarak mecbur gitmek durumunda kaldım, digerler kelime oyunlarına katılabilirim, kusura bakma :)
oki, sorun değil ki :)
Düşündürücü ve çok güzel bir yazı :) İnsanın kendini bilmesi, tanıması, tanımaya çalışması zor şeyler. Bunu başarabildiğimiz ölçüde her şey biraz daha kolay oluyor hayatta, ya da bana öyle geliyor da diyebilirim:) Yazının içinde ''başkalarının alanlarına giriş yapmak'' diye yazmışsınız ya, en sevmediğim şeylerden biri. Ne yazık ki herkes bunu anlamıyor, anlamak istemiyor. İçimizi ateşleyen motivasyon cümleleri bir yere kadar etkili oluyor, insan istemezse, içinden gelmezse hiçbir şeyi yapamıyor ve başaramıyor. Biz kendimizdeki gücü fark etmeliyiz önce, ondan sonra farkındalıklar oluşuyor diye düşünüyorum. Biraz karışık yorum yapmış olabilirim, cümleleri tam toparlayamadım:)))
Evet doğru dediniz, insan kendinde kaldığı müddetçe her seyin üstesinden gelebilir. Değerli yorumunuz için çık teşekkür ederim :)
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa