Yalnız değilim # 1
Bir gece başımı yastığa koyduğumda belirgin yüz siluetini andıran çehre görmüş gibi oldum. Eve geç gelmiş ve işten dolayı yorgun kalmıştım. '' Yorgunluktan '' deyip geçiştirdim.
İşte fazla düşünemedim hatta hiç düşünemedim. İş yoğundu, yoğun ay içindeydik. Başımızı kaşıyacak vaktimiz olmuyordu ve mühendislerin hiçbir şey bilmedikleri yetmezmiş gibi bir de işimizi bize öğretme girişimleri sinir kat sayılarımızı arttırıyordu. Kendimizi dinleme vaktimiz hiç olmuyordu.
Gece yatağa uzandım. Gözlerimi kapatmadım ve sağa sola bakınmaya başladım. Görünürde bir şey yoktu. Çeyrek saat kadar gözlerimi açık şekilde beklesem de nafile. Gözlerim yanmaya başlayınca kapatmamak için dirensem de artık yorgun düşerek kapattım. Şekillini anlayamadığım bir görüntü belirince gözlerimi açtım. Kalkıp ışığı yaktım, yatağın köşesine oturdum.
'' Bu da neydi '' diye düşündüm. Bu son görüntü inanılmaz ürkütücüydü. Benzeri olmayan görüntü karşısında nutkum tutulmuş, tüylerim dikelmiş, bedenim ürpermişti.
'' Yarenim '' diye ses duydum.
Bugün mesela görünürde tek kişi olsam da belleğimde benimle birlikte üç kişi daha var. Hepsi inanılmaz inatçı. Hiçbiriyle anlaşamıyorum veya onlar benimle anlaşamıyor. İşin özünde hepsi ben olsam da hiçbiri ben istemediğim müddetçe taşıyamıyorlar. Benim hayal ürünüm olduklarını bilmeme rağmen onlara alıştım ve kolay kopacağımı da sanmıyorum. Uğrak adreslerim. Varlığımdan sıkıldığımda ki genelde hiçbir insan varlığından sıkılmaz. Zamanın içinde sıkışıp kaldıkları için sıkılmaya başlarlar. Bunlar aktivitelerle ya da etkinliklerle bir nebze gidebilir. Ancak benim sıkılmam, varlığımla alakalı. Şöyle ki karşımda hayal ürünü olarak 3 tane benden var. Onlarla tanıştığımda içleri boştu. Siluetten öte bir görüntüleri yoktu ve ben bana fazla geldiğine inandığım şeylerle içlerini doldurmaya başladım.
Birinde nefretim, birinde öfkem, bir diğerinde de varlığım yani hayali karakterim var. Genelde en çok 3.ncü yarenime uğruyorum. Kendime kızdığımda ise nefretime uğrayıp, öfkemi arşa çıkartıyorum sonra da öfkeye uğrayarak hayali karakterimi sınıyorum ve sonunda da has varlığım olan beni de toz bulutunun içinde bırakarak cezamı çekiyorum.
Şöyle dışarıdan bakınca her insan tek bir varlık gibi görünse de aslında hepimizin en az zihninde bir yareni vardır.
Şimdi nasıl yazabiliyorsun, rahatsız etmiyorlar mı diyebilirsiniz.
Şöyle söyleyeyim;
Oda şu an zifiri karanlık. Bilgisayarın ekran ışığını en kısık şekle alıp yazmaya başladığımda fısıltılar inanılmaz rahatsız edici geliyordu. Önüne geçmek mümkün değildi sonra kulaklık takarak yazmaya başladım.
Yine fısıltılarını duysam da rahatsız etmiyor. Biliyorum kulaklığı çıkardığımda ve ışığın hiç olmadığı o zifiri karanlığa girince kızılca kıyamet kopacak (:
Etiketler: deneme