benim, kendime ulaşma imtihanım
İç kargaşadan muaf tutulan zihin, kendi çapında her
düşünceyi, anlayışı üstünlük olarak algılamaya başlar. Netice itibari ile
aldanmaya meyilli insan, kendi imtihanında da kolaylığa aldanır. Çabanın
karşılığı yorgunlukta gizlidir. Başkalarının emeklerine(çabalarına) müdahale
etmekle sınırlandırılan bir hayat imtiyazdan uzaktır.
Üç farklı konuya değinerek kendimize bir düşünce yolu
açmış bulunuyoruz. Şimdi hepsini yorumlamaya başlayalım. Sizler de katkılarınızı
sunabilirsiniz, sonuçta burası paylaşım yeridir.
İç kargaşa dediğimiz terim, anlam ya da olgu biz insanların bazı dönemler maruz kaldığı iç çatışmalardan meydana gelen gürültülerdir. Çatışmalar bir sınırdır, bu sınır aşıldığında yağmalanmalar başlar. Yağlanmanın da önü alınmazsa kargaşaya kadar süregelir. Bu da ayrı kutupların kavgasından çok aynı kutup düşüncelerin veya anlamların birbirine girmesine vesile olur. Bir nevi kan kaybıdır. Yaşam mücadeleden uzaklaştırılmaya çalıştırılır.
Ne kötüdür kendi dünyasındaki duygular ile düşünceler tarafından
tarumara uğraması. İşin asıl can alıcı kısmına henüz gelmedik. Sözünü ettiğim kişi(ler)
iç kargaşaya maruz kalan ve bilincinde olan bir insanlardır. Bir de farkında
olmayan(lar) vardır. Genelde bu yola giriş tecrübe kazanımına sahip insanların
söylemlerinden edindikleri bilgi ve birikimleri kendilerince derleyip toparlayarak
çevrelerine ‘’ yaşanmışlık ‘’ gibi kâh tavırlarıyla, kâh söylemleriyle yansıtırlar.
Ne hüzünlüdür başkalarının söylemlerini ve deneyimlerini kendileri kazanmış
gibi tavır yansıtanlar.
Evet, insanları kandırmak olabildiğine kolaydır. Hayır
demeyi bilmeyen insanlara (biraz abartı olacak) dünya savaşı çıkarttırılabilir.
Yeter ki dokunmayı bilin. Doğru yerlere temas eden her dokunuş (içsel) kilitli
tüm kapıların açılmasını sağlar. Bu da istenilen yere ilerlenme kapılarını sunar.
Kendi alanını sıkı sıkıya savunmayan her birey, bir bakıma iradesizliğin
timsali olan topluluğa aittir. Hiçbir söylemi dikkate alınmaz, hiçbir başarısı
göz önüne getirilmez. Başarıları basite indirgenir, söylemleri anlamsızlığa bulanır.
Kendiyle bütünleşmeyi başaramayan kişi haliyle hedef olanlar taraflarından
hedef gösterilir. Çevresindeki herkes bir başkası için hedeftir. Niye hedeftir,
çünkü temelsizdir. Ulaşılması kolaydır. Aldanıyor olması, tüm dirençli yanlarını
sertleştirmeden ya da büyümeden egale edilebiliyor ve haliyle dünyasına dilediğin
zaman giriş yapılabiliyor. Başkaları güzel bulduğu yerleri yine sahibinin güçlendiremediği
dirençleri ayaklandırarak kendisine kalkan yapabilir ve kendisine bir yaşam inşa
edebilir. İnsanın meyilli olduğu her yerde başkalarının dirençli kapıları
bulunur. Çünkü meyilli olmak, çocuklaşmaktır; inanmaktır.
Çaba, en sevdiğim kavgadır. Çaba sarf edilen yolun
kudretini, güzelliğini ve ulviliğini bizlere hissettirir. Çabanın sonunda
istediğimiz o olgu, eylem veya istek olmasa da olur. O kudret dolu yolda
edinilen cenk istekleri doyuma ulaştırarak bizler daha ileriye götürür. İmtiyaza
ulaşmak sanılanın aksine ne zordur ne de kolaydır. Yaşam havuzunun ortasında
durur ve yanına gelenleri girdabında sürüklemeye başlar. Savurup fırlattığı
yerlerden kalkıp tekrardan alanına girerek gücünüzü, isteğinizi göstermelisiniz
ki o zaman imtiyaza ulaşmış olursunuz. Ulaşıldığı vakit girdabın temelinde
sizde yer alırsınız ve imtiyaz bu kez yeni birinin gücüyle biraz daha kuvvetli
döner. Gittikçe ulaşılması zorlaşacak bir güce tüm istek ve iradenizle
ilerlediğinizde kabul edileceğiniz gerçeğini göz ardı edilmez.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Sağlıcakla ve hoşça kalın.
Etiketler: deneme, psikofelsefeloji, psikoloji
3 Yorum:
iççatışma, kaos, ilerlemek için çok lazım :)
Henüz yolun başındayım(z), bakalım nelerle karşılaşacağım(z).
Çaba çok güzel bir kavram bence de:) Çabalarının sonucunu almak hayattaki en güzel şeylerden biri:))) Bir yandan da içinde yaşadığın kavga ve kendini bulmaya çalışmak, uğraşmak hayatın zorlu yollarından biri:) Kaleminize sağlık:)))
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa